Chesky Krumlov Gezi Rehberi

Chesky Krumlov, Çek Cumhuriyeti’nin Güney Bohemya’da bulunan küçük bir şehir. Çek Cumhuriyeti’nin başkenti olan Prag’ın yaklaşık 180 km güneyinde bulunuyor. Oldukça büyüleyici bir yer olması sebebiyle de Çek Cumhriyeti’nde Unesco tarafından koruma altına alınan ilk yer unvanına sahip.

Orta çağ mimarisini bozulmadan tıpkı eski günlerdeki gibi günümüze kalmış halini görmek isterseniz Chesky Krumlov bunun için oldukça güzel bir tercih. Özellikle Vltava Nehri’nin doğa ve şehirle birleşimi bu yeri masalsı bir yer yapmaya yetiyor. Zaman zaman çektiğim fotoğraflar, gözüme ince ve ustaca bir çizim gibi göründü. Sanırım ne demek istediğimi anladınız 🙂

Chesky Krumlov’a Ne Zaman Gidilir?       

Chesky Krumlov, karasal iklimi özellikleri göstermektedir. Bu nedenle yazları genellikle sıcak ve yağışlı; kışlar ise soğuk ve kar yağışlıdır. İlkbahar ve yaz ayları, bu hoş ve minik şehri gezmeniz için uygun zaman dilimleri olabilir. Biz rotamızı haziran ayının başlarında bu minik şehre çevirmiştik hem harika güneşi hem de bardaktan boşalırcasına yağan yağmuru aynı gün yakalamış olduk.

Ancak ne yazık ki bu şehir de Asyalı turistlerin kafileler halinde seyahat için tercih ettikleri bir yer olduğu için, ilkbahar ve yaz döneminde oldukça kalabalık bir yer haline gelebiliyor. Tabi bu kalabalıklık biraz rahatsız edici olabiliyor. Ancak Chesky Krumlov’un o kadar güzel bir doğası var ki, bu büyüleyiciliği pek de bir şey gölgeleyemiyor.

Chesky Krumlov Pahalı Mı?

Chesky Krumlov, son zamanlarda daha da çok keşfedilmiş büyüleyici bir orta çağ şehri olması nedeniyle büyük grupların da seyahat ettikleri bir yer halini almış. Bu gibi turist akınları da genel olarak şehirleri biraz daha pahalılaştıran bir unsur olabiliyor. Çek Cumhuriyeti, halen kendi para birimi olan Çek Korunası’nı (CZK) kullanıyor.

Bu para birimi Euro’ya oranla daha uygun bir para birimi olduğundan size biraz daha rahat bir tatil imkanı sunabiliyor. Prag’la kıyaslandığında biraz daha pahalı bir yer olduğu söylenebilir belki ama fark o kadar da belirgin değildi.

Kaç Gün Kalınır?

Bu şehir oldukça küçük bir yer olduğundan sabah ulaştığımız şehirde bir gece konaklamış olduk. Bu bizim şehri rahatça gezmemiz, otelimizde rahatça konaklamamız için yeterli bir zaman dilimi oldu. Tabi ki daha da rahat bir seyahat istiyorsanız 2 ya da 3 gün de bu minik şehirin keyfini çıkarabilirsiniz. Bizim için 1 gece konaklamak 1 gün de gezmek bu minik şehir için gayet yeterli bir zaman dilimi oldu.

Ulaşım

Biz Prag’da konakladıktan sonra Viyana’ya gitmeden yolumuzun üzerinde bulunan Chesky Krumlov’a rotamızı yönlendirmek istedik. Çünkü uzun zamandır fotoğraflardan gördüğüm, Vltava Nehri’nin şehri nasıl kendi çevresinde çevrelediği hep inanılmaz dikkatimi çeken bir şeydi.

Prag Otobüs terminalinden bindiğimiz FlixBus ile yaklaşık 3 saat içerisine Chesky Krumlov’a ulaşmış olduk. Otobüs şehrin biraz dışında bırakıyor bu nedenle kısa ve keyifli bir mesafeyi yürüyerek alıyorsunuz. Tren ve araç kiralayarak da şehre ulaşabiliyorsunuz. Bu arada şehrin içinde araba trafiğine açık çok az yer var. Bu nedenle bu şehri yürüyerek keyifli bir şekilde gezebilirsiniz.

Nerede Kalınır?

Bence Chesky Krumlov’un en keyifli yanlarından biri eski, orta çağdan fırlamış butik otellerde kalabiliyor olmanız. Biz tercihimizi Pansion Galko’dan yana yaptık. Otel tam olarak eski şehrin içindeydi. Bu otelin dışı oldukça sevimli içi de gayet geniş ve temizdi.

Ücreti de diğer seçeneklere kıyasla biraz daha uygundu. İlkbahar ve yaz dönemlerinde dolulukların fazla olması nedeniyle rezervasyonunuzu ne kadar önce yaptırırsanız o kadar iyi olur. İstediğiniz oldukça eski tarza sahip bir yerde daha rahat kalma şansını bu şekilde yakalayabilirsiniz.

Gezilecek Yerler

Chesky Krumlov’da gezilecek birçok yer bulabilirsiniz. Ancak sanırım bu şehirde yapılabilecek en güzel şey sokaklarını herhangi bir şey düşünmeden keşfetmekti. Ben yine de şehrin önemli yerlerini burada paylaşacağım 🙂

Chesky Krumlov Kalesi

Kalenin 13. Yüzyıllarının ortalarında inşaa edildiği, belirli bir dönem sonra ise Rosenberg ailesinin kaleye ev sahipliği yaptığı bilinen bilgiler arasında. Kale çok uzun yıllar ayakta kaldığı için zamanın sanat anlayışından da etkilenmiş. Gotik mimariyle gelişen kale, Rönesans mimarisiyle iyice sanatın hâkim olduğu bir yer haline dönüşmüş. 17. Yüzyılda Eggenberg ve 18. Yüzyılda Schwarzenberg aileleri kaleyi kendi tarzlarıyla geliştirip günümüzdeki harika haline getirmiş.

Sanırım Chesky Krumlov’un en önemli yeri şehrin kalesi. Bu kale Çek Cumhuriyeti’nin en büyük ikinci kalesi olma unvanını da taşıyor. Şehri yukardan bütün büyüleyiciliğiyle gördüğünüz o güzel fotoğraflar bu kaleden çekiliyor.

Kaleyi yürüyerek kolay bir şekilde çıkabiliyorsunuz. Yükseklere doğru her çıkışınızda şehrin manzarası giderek güzelleşiyor. Ayrıca kalenin avluları ve bahçelerinde ücretsiz gezebiliyorsunuz. Kalenin içi ve içindeki odalara girmek istediğinizde bilet almanız gerekmekte. Bizim için kalenin avlularında dinlenmek ve muhteşem Chesky Krumlov manzarasını seyretmek oldukça güzeldi.

The Castle Garden

Chesky Krumlov kalesine tırmanırken, kafamı mükemmel manzaraya her çevirdiğimde yeniden büyülendiğimi söyleyebilirim. Ancak tabi ki kaleye bu kadar tırmanmışken, kalenin en üstündeki bahçeyi görmeden geri dönmek olmazdı. Bahçe 17. Yüzyılda Barok tarzda dizayn edilmiş. Bir yandan da kalenin en büyük bölümünü oluşturuyor.

17. yüzyılda kurulan Barok kale bahçeleri, aslında tüm kale kompleksinin en büyük bölümünü oluşturur. Güneybatı tarafındaki Český Krumlov Kalesi’nin Vth Avlusu etrafındaki kale bina kompleksine bitişik yükseliş ve yamaçta yer almaktadır.

Saint Vitus Kilisesi

Şehirde mimarisiyle dikkat çeken yerlerden biri ise Saint Vitus Kilisesi. 13. Yüzyılda inşa edilen kilise küçük olmasına rağmen roman ve barok mimarisinin izlerini taşımaktadır. Dik çatılı evlerin içinden sıyrılan bu dik çatılı kilise, şehri karakterize eden yapılardan biri.

Cloak Köprüsü

Chesky Krumlov kalesi, dağların eteklerine inşa edildiği için, geçişler köprülerle sağlanmıştır. Teknik açıdan cesur ve etkileyici bir görünüme sahip olan bu köprü, kalenin 4. Ve 5. Avlularını birbirine bağlamaktadır.

Budejovicka Geçiti

Yine cesur bir mimari örneğiyle sizi uzaktan kendine çağıran harika bir geçit. Rönesans izlerini taşıyan Budejovicka Geçiti, şehrin içine ve dışına bakan kısımlarıyla apayrı bir görünüme sahip. Bu da oldukça sevimli bir ayrıntı.

Kale Kulesi (Castle Tower)

Chesky Krumlov’un manzarada göze çarpan sembollerinden birisi de Kale Kulesidir.  Şehirdeki birçok yapı gibi gotik ve Rönesans mimarisinin izlerini taşımaktadır. Kulede 4 adet çan bulunmaktadır. Saat çanı olarak bilinen küçük çanlar 400 yıldır kulenin tepesindedir.

Svornosti Meydanı (Namesti Svornosti)

Bu meydan şehirdeki harika yapıları geniş bir açıdan izlemenize olanak sağlayan, çeşmenin kenarında oturup etrafı seyrederken hoş zaman geçirebileceğiniz harika bir yer.

Bu meydanda kısa bir süre dinlendikten sonra tam kalkıp otelimizin yolunu tutmaya hazırlanırken fena bir yağmura yakalanmıştık. Bir süre kenarda yağmurun dinmesini beklesek de yağmurun biteceği yoktu. Islandığımız ancak hoş zaman geçirdiğimiz bir gün olarak anılarımızda kaldı. Meydanda Çeşme ve Veba Anıtı (Fountain and Plaque Column) bulunuyor.

Marionette Müzesi

Daha önceden Saint Jobst Kilisesi olan bu tarihi bina, şu anda eski Çek kuklalarını ve 19. Yüzyılın son yarısının sahne tasarımlarını ve perdelerini içermekteymiş. Şehirde gezilecek harika sokaklar ve manzaralar olduğundan biz bu müzeyi gezmedik ancak eğer kuklalara ve müzelere ilginiz varsa bu müzeyi gezebilirsiniz.

Regional Müzesi

Güzel sanatlar, mobilyalar, arkeolojik ve tarihe dair birçok tarihi eserin bulunduğu bu küçük müze, bahçesi ve kale manzarasıyla oldukça güzel bir lokasyonda. Ancak yine bu şehirde müze gezmenin bir anlamının olmadığını düşündüğümüzden bu müzeyi ziyaret etmedik.

Biz Chesky Krumlov’da 1 gece konakladığımız için akşam yemeğini Budejovicka Geçiti’ne çok yakın bir restorantta yedik. Meksika yemeklerini doyurucu tabaklarda bulabileceğiniz bu yerin adı Restaurant 99. Çok konuksever olmasalar da yemekleri güzeldi.

Ben bu şehri ayrı bir sevdim. Manzaralarına çıplak gözle her baktığımda büyülendim. Dünyada unutulmayacak bazı manzaralar vardır, Chesky Kurumlov, kıvrımlı çayırının etrafında kurulan dik çatılı evleriyle beni kendine hayran bıraktı. Umarım bir gün yine yolum düşer ve o müthiş manzaraları tekrar görebilirim 🙂